Pages

20 Nisan 2010 Salı

YAYLARI TANIYALIM

YAYLARI TANIYALIM
1- Kuvvet
2- Kuvvet Birimleri
3- Esnek Cisim ve Esneklik
4- Yaylar ve Özellikleri
5- Yayların Oluşturduğu Kuvvetler
6- Kuvvetin (Veya Ağırlığın) Ölçülmesi (Dinamometre ve Özellikleri)
7- Ağırlık

 KUVVET VE HAREKET

A- YAYLARI TANIYALIM :

1- Kuvvet :
Duran bir cismi harekete geçiren, hareket halindeki cismi durduran, cismin doğrultusunu, yönünü, şeklini ve hızını değiştirebilen her türlü etkiye kuvvet denir. Kuvvet gözle görülemez, kuvvetin sadece etkileri gözlenip ölçülebilir. Kuvvet dinamometre ile ölçülür.
Kuvvet;
• Duran bir cismi harekete geçirebilir.
• Hareket halindeki cismi durdurabilir.
• Hareket halindeki cisimleri hızlandırabilir veya yavaşlatabilir yani hızını değiştirebilir.
• Cisimlerin doğrultusunu, yönünü ve şeklini değiştirebilir.
Kuvvetler, etkilerine göre farklı çeşitlerde olabilir. Kuvvetler genel olarak temas gerektiren kuvvetler (itme kuvveti, çekme kuvveti, kas kuvveti, rüzgâr kuvveti, kaldırma kuvveti, sürtünme kuvveti, buhar kuvveti) ve temas gerektirmeyen kuvvetler (magnetik alan kuvveti, yer çekimi kuvveti, elektriksel çekim kuvveti, elektriksel itme kuvveti) olarak iki grupta incelenir.
Kuvvet ile gösterilir ve vektörel büyüklüktür. Kuvvet gözle görülemez, kuvvetin sadece etkileri gözlenip ölçülebilir. Kuvvet, yönlü doğru parçaları ile (ok işareti ile) gösterilir. Kuvveti göstermek için kullanılan okun yönü, kuvvetin yönünü, büyüklüğü ise kuvvetin büyüklüğünü gösterir.
Kuvvetin gösterilebilmesi için 4 elemanının bilinmesi gerekir. Bunlar;
1- Kuvvetin uygulama noktası,
2- Kuvvetin doğrultusu,
3- Kuvvetin yönü,
4- Kuvvetin büyüklüğü (şiddeti) dür.

Uygulama Noktası                             Yönü

Doğrultusu (d)


                A             Büyüklüğü       B
                               (Şiddeti)

Kuvvetin Elemanları :
1- Uygulama Noktası : Kuvvetin cisme etki ettiği noktadır.
A Noktası
2- Yönü : Kuvvetin cismi hareket ettirdiği yöndür.
A’ dan B’ ye doğru.
3- Büyüklüğü (Şiddeti) : Kuvvetin cisme etki edebilme gücüdür.
doğru parçasının uzunluğu.
4- Doğrultusu : Kuvvetin etkisini gösterebildiği doğrultudur.
AB doğrultusu.

2- Kuvvet Birimleri :

                          SI                 CGS
Kuvvet → → Newton (N) → Dyn → Kilogram-Kuvvet (kg-f) → Gram-Kuvvet (gr-f)

• 1N = 1.105 dyn 1dyn = 1.10-5 N
• 1 kg-f = 1000 gr-f 1 gr-f = 1/1000 kg-f
• 1 kg-f = 9,8 N 1 kg-f ≈ 10 N 1 N = 1/9,8 kg-f
• 1 kg-f = 980000 dyn 1 kg-f ≈ 1.106 dyn 1dyn = 1/980000 kg-f
• 1 N = 98 gr-f 1 N ≈ 100 gr-f

• 1 Newton : 100 gramlık kütleye etki eden yer çekimi kuvvetinin büyüklüğü yani  ağırlığıdır.
• 1 kg-f : 1 kilogramlık kütleye etki eden yer çekimi kuvvetinin büyüklüğü  yani ağırlığıdır.
• 1 gr-f : 1 gramlık kütleye etki eden yer çekimi kuvvetinin büyüklüğü yani  ağırlığıdır.

3- Esnek Cisim ve Esneklik :
Bir cisme kuvvet uygulandığında cisim şekil değiştiriyorsa, kuvvetin etkisi ortadan kalkınca cisim tekrar eski haline geri dönebiliyorsa böyle cisimlere esnek cisim, bu olaya da esneklik denir.
Lastik, çelik şerit, yay, lastik top, çorap, tişört esnek cisimlerdir. Oyun hamuru, cam macunu, sıvılar esnek olmayan cisimlerdir.
Esnek cisimlerin esneklik özelliğini gösterebildiği sınıra esneklik sınırı denir. Esnek cisimlere esneklik sınırını aşacak şekilde kuvvet uygulanırsa esnek cisimlerin esneklik özelliği bozulur ve eski hallerine geri dönemezler.

4- Yaylar ve Özellikleri :
Yaylar esnek cisimlerdir. Yayların şeklinin değiştirilmesi yani gerilmesi veya sıkıştırılması için kuvvet uygulanması gerekir. Yayların şeklinin değiştirilmesi için uygulanan kuvvetler germe ve sıkıştırma kuvvetleridir. Yaylara uygulanan kuvvetler ortadan kalktığında yaylar eski haline yani denge durumuna geri dönerler.
Günlük hayatta kullanılan yayların esneklik özelliği farklıdır. Farklı kalınlıkta ve uzunluktaki yaylar farklı esneklik özelliğine sahiptir. (Amortisörlerdeki yaylar kalın ve sert, kalemdeki yay ince ve yumuşaktır).

F → Yaya uygulanan germe veya sıkıştırma kuvveti
k → Yayın yapıldığı maddeye bağlı olan yay sabiti
x → Yaydaki gerilme (uzama) veya sıkışma miktarı

• k yay sabiti ile yayın esnekliği ve hassaslığı doğru orantılıdır.
• Yaydaki gerilme (uzama) veya sıkışma miktarı, yaya uygulanan germe veya çekme kuvveti ile doğru orantılıdır.
 
Sembol Birim (SI)  Birim (CGS)
Kuvvet F Newton (N) Dyn
Yay Sabiti k N/m dyn/cm
Gerilme veya Sıkışma Miktarı x m cm


F = k . x

5- Yayların Oluşturduğu Kuvvetler :
Bir yaya germe veya sıkıştırma kuvveti uygulandığında etki – tepki prensibine göre yayda uygulanan kuvvete zıt yönde ve eşit büyüklükte itme ve çekme kuvveti uygular.
Yayları sıkıştırmak veya germek için uygulanan kuvvet arttırıldığında yayda oluşan itme veya çekme kuvveti ile yayların sıkışma veya gerilme miktarları da artar. Bu nedenle yayları sıkıştırmak veya germek için uygulanan kuvvet ile sıkışma veya gerilme miktarı doğru orantılıdır.
(Yayın sıkıştırılması veya gerilmesi için uygulanan kuvvetler ortadan kalktığında yayların eski hallerine dönme hızları artar).

a) Germe ve İtme Kuvveti :
Yayları germek için kuvvet uygulandığında etki – tepki prensibine göre gerilen yay esneklik özelliğinden dolayı eski haline geri dönebilmek için itme kuvveti uygular. Yayları germek için uygulanan kuvvet arttırıldığında yayda oluşan itme kuvveti de artar.

1. Durumda:
• G ağırlığındaki cisim yayın ucuna asıldığında yay x kadar uzar ve çekme kuvveti (geri çağırıcı kuvvet) F olur.

2. Durumda:
• 2G ağırlığındaki cisim yayın ucuna asıldığında yay 2x kadar uzar ve çekme kuvveti (geri çağırıcı kuvvet) 2F olur.


b) Sıkıştırma ve Çekme Kuvveti :
Yayları sıkıştırmak için kuvvet uygulandığında etki – tepki prensibine göre sıkışan yay esneklik özelliğinden dolayı eski haline geri dönebilmek için çekme kuvveti uygular. Yayları sıkıştırmak için uygulanan kuvvet arttırıldığında yayda oluşan çekme kuvveti de artar.

1. Durumda:
• Yaya F kadar sıkıştırma kuvveti uygulandığında x kadar sıkışır ve itme kuvveti F ı olur.

2. Durumda:
• Yaya 2F kadar sıkıştırma kuvveti uygulandığında 2x kadar sıkışır ve itme kuvveti 2Fı olur.


6- Kuvvetin ( veya Ağırlığın) Ölçülmesi (Dinamometre ve Özellikleri) :
Dünya’nın, üzerinde bulunan cisimlere uyguladığı kütle çekim kuvvetine yer çekimi kuvveti denir. Dünya’nın, üzerinde bulunan bir cisme uyguladığı yer çekimi kuvvetinin büyüklüğüne ağırlık denir. Ağırlık ile gösterilir. Ağırlıkta bir kuvvettir.
Kuvveti (ağırlığı) ölçmek için kullanılan araçlara dinamometre (yaylı el kantarı) denir. Dinamometreler cisimlerin esneklik özelliğinden faydalanılarak yapılmıştır.
Dinamometreler, kuvvetin esnek cisimler üzerindeki şekil değiştirme etkisi kullanılarak yapılmıştır. Dinamometredeki esnek cismin (yayın) uygulanan kuvvet sayesinde uzaması (şekil değiştirmesi) ile kuvvet ölçülebilir. Esnek cisim ne kadar fazla şekil değiştiriyorsa (yay ne kadar uzuyorsa) cisme uygulanan kuvvette o kadar büyük olur.
Dinamometrelerin ölçebileceği kuvvetlerin büyüklükleri farklı olabilir. Her dinamometre ancak belirli büyüklükteki kuvvetleri ölçebilir. Dinamometrenin ölçebileceğinden daha büyük kuvvet ölçülürse dinamometredeki yayın esnekliği kaybolur ve dinamometre bozulur.
Dinamometrelerde kullanılan yayın inceliği veya kalınlığı (yay sabiti), dinamometrenin ölçebileceği ağırlık miktarını değiştirir. Bu nedenle dinamometre hangi amaçla kullanılacaksa, o amaca uygun şekilde tasarlanır ve dinamometrede de o amaca uyun kalınlıkta ve sertlikte yay kullanılır.
• Kütlesi büyük olan cisimlerin ağırlıklarını ölçmek için yapılan dinamometrelerde kalın ve sert (yay sabiti büyük olan) yaylar kullanılır.
• Kütlesi küçük olan cisimlerin ağırlıklarını ölçmek için yapılan dinamometrelerde ince ve yumuşak (yay sabiti küçük olan) yaylar kullanılır. Bu dinamometreler daha hassas ölçüm yapabilir.
Dinamometreler cisimlerin ağırlığını ölçer. Fakat günlük hayatta kullanılan dinamometreler, kütle ölçmek için derecelendirilmişlerdir. (Dinamometre ağırlıkla birlikte yaklaşık olarak bir cismin kütlesini de ölçer).

7- Ağırlık :
Bir cisme etki eden yer çekimi kuvvetinin büyüklüğüne ağırlık denir. Ağırlık ile gösterilir ve vektörel büyüklüktür. Ağırlık daima yerin merkezine (aşağı) doğru gösterilir. Ağırlık ayırt edici özellik değildir.
Bir cismin ağırlığı cismin bulunduğu yere göre değişir. Cisim yerin merkezine yaklaştıkça (g arttığı içi) ağırlık artar, cisim yerin merkezinden uzaklaştıkça (g azaldığı için) ağırlık azalır. Dünya, kutuplardan basık olduğu için Dünya’nın kutuplardaki yarıçapı, ekvatordaki yarıçapından küçüktür. Bu nedenle bir cismin kutuplardaki ağırlığı, ekvatordaki ağırlığından daha büyük olur. (Yerin merkezine daha fazla yaklaşıldığı için). Bir cismin Dünya’daki ağırlığı, Ay’daki ağırlığının yaklaşık 6 katıdır.
Bir cismin ağırlığının değişmesini yer çekim ivmesi sağlar. Bir cisme etki eden yer çekimi kuvvetinin ölçüsüne yer çekim ivmesi denir. Yer çekim ivmesi ile gösterilir ve yer çekim ivmesi vektörel büyüklüktür. Yer çekim ivmesi yerin merkezine yaklaşıldıkça artar, yerin merkezinden uzaklaşıldıkça da azalır.
Ağırlık dinamometre veya yaylı el kantarı ile ölçülür.

Ağırlık = Kütle . Yer Çekim İvmesi
Sembol Birim(SI)  Birim (CGS)
Kütle → m kg gr
Yer Çekim İvmesi → g N/kg (m/sn2) dyn/gr (cm/sn2)
Ağırlık →G N dyn

G= m . g

• Yer çekim ivmesinin değeri; = 9,8 N/kg = 980 dyn/gr alınır.

ÖRNEKLER :

1- Şekildeki özdeş dinamometreler dengededir. Buna göre G ağırlığı kaç N’dur?

• 1. dinamometrede 3 bölme 15 N’ a karşılık geliyor. Bu nedenle her bölme 5 N’ a karşılık gelir.
• 2. dinamometrede G ağırlığı 4 bölmeye karşılık geldiği için;

G = 5 . 4 = 20 N

2- Şekildeki dinamometrelerin içindeki çubuklar 10 eşit parçaya ayrılarak bölmelendirilmiştir. A’ daki dinamometre en fazla 100 N’ luk, B ‘deki dinamometre en fazla 150 N’ luk, C’ deki dinamometre en fazla 200 N’ luk kuvveti ölçebiliyor. Buna göre;


a) Dinamometrelerin cisimlere uyguladığı kuvvetleri bulun.
b) 10 N’ luk kuvveti ölçmek için hangi dinamometre daha uygundur?

a) A Dinamometresi : 10 bölme 100 N ise her bölme 10 N’ a karşılık gelir.
Cisme uygulanan kuvvet = 4 . 10 = 40 N

B Dinamometresi : 10 bölme 150 N ise her bölme 15 N’ a karşılık gelir.
Cisme uygulanan kuvvet = 3 . 15 = 45 N

C Dinamometresi : 10 bölme 200 N ise her bölme 20 N’ a karşılık gelir.
Cisme uygulanan kuvvet = 2 . 20 = 40 N

b) 10 N’ luk kuvveti ölçmek için A dinamometresi daha uygundur. Çünkü diğer dinamometrelerin her bölmesi 10 N’ dan daha büyük değer ölçer.

3- Bir yay 10 N’luk kuvvet uygulandığında yay 5 cm uzuyorsa yayın yay sabiti nedir?

F = 10 N
x = 5 cm
k = ? N/cm

• F = k . x  --->  10 = k . 5  --->  k = 2 N/cm

4- Yay sabiti 5 N/mm olan bir yayın 1 cm uzaması için yaya kaç N’luk kuvvet uygulanması gerekir?

x = 1 cm = 10 mm
k = 5 N/mm
F = 10 N

• F = k . x  F = 5 . 10  --->  F = 50 N

5- Kütlesi 2 kg olan cismin ağırlığı Kaç N’ dur? (g = 10 N/kg)

m = 2 kg • G = m . g = 2 . 10  --->  G = 20 N
g = 10 N/kg
G = ? N

6- Kütlesi 700 gr olan cismin ağırlığı kaç N ve Kaç dyn’ dir? (g = 10 N/kg)

m = 700 gr = 0,7 kg • G = m . g = 0,7 . 10  --->  G = 7 N
g = 10 N/kg
G = ? N • G = 7 N = 7.105 dyn

7- Kütlesi 25 gr olan cismin ağırlığı kaç dyn ve kaç N’ dur? (g = 1000 dyn/gr)

m = 25 gr • G = m . g = 25 . 1000  G = 25000 dyn
g = 1000 dyn/gr
G = ? N • G = 25000 dyn = 25000 . 10–5 N = 0,25 N

8- Şekildeki grafikte yayların ucuna asılan ağırlıklar ile yaylardaki uzama miktarları arasındaki ilişki gösterilmiştir. Buna göre;

a) Hangi yay daha hassas ölçüm yapar?
b) 1. yaya 40 N’luk kuvvet uygulanırsa yaydaki uzama miktarı kaç cm olur?
c) 2. yaya 40 N’luk kuvvet uygulanırsa yaydaki uzama miktarı kaç cm olur?




a) Yay sabiti küçük olan yay daha hassastır.
1. Yay için; F = k1 . x ---> 16 = k1 . 4  --->  k1 = 4
1. Yay için; F = k2 . x  --->  8 = k2 . 8  --->  k2 = 1
k2 < k1 olduğu için 2. yay daha hassastır.

b) F = k1 . x  --->  40 = 4 . x  ---> x = 10 cm

c) F = k2 . x  40 = 1 . x  x = 40 cm

9- 20 N kaç dyn, kaç gr-f ve kaç kg-f tir?

• 1 N = 1.105 dyn ise ; 20 N = 20 . 105 = 2.106 dyn
• 1 N = kg-f ise ; 20 N = kg-f
• 1 kg-f = 1000 gr-f ise ; kg-f = gr-f

AĞIRLIK BİR KUVVETTİR (Konu Anlatımı)

http://www.bilgiustam.com/resimler/2009/03/kutle_agirlik.png
AĞIRLIK BİR KUVVETTİR
1- Genel (Evrensel)Çekim Kuvveti
2- Kütle Çekim Kuvveti
3- Yer Çekimi Kuvveti
4- Kütle ve Ağırlık Arasındaki Farklar

AĞIRLIK BİR KUVVETTİR :

1- Genel (Evrensel)Çekim Kuvveti :

Evrende bulunan bütün cisimler birbirlerine çekim kuvveti uygularlar. Bu kanuna genel (evrensel) çekim kanunu denir. Cisimlerin birbirlerine uyguladıkları çekim kuvveti;

• Cisimlerin kütlelerine bağlıdır (ve kütlelerinin çarpımı ile doğru orantılıdır). Cisimlerin kütleleri arttıkça çekim kuvveti artar.
• Cisimlerin (kütle merkezlerinin) arasındaki uzaklığa bağlıdır (ve uzaklığın karesi ile ters orantılıdır). Cisimlerin arasındaki uzaklık arttıkça çekim kuvveti azalır.
• Cisimlerin birbirlerine uyguladıkları çekim kuvveti eşit büyüklükte fakat zıt yöndedir.

NOT :
1- Gezegenlerin Güneş etrafında belirli yörüngelerde (elips şeklinde) dolanmalarının
nedeni, Güneş’ in gezegenlere çekim kuvveti uygulamasıdır.
2- Dünya ve Dünya üzerindeki bütün cisimler birbirlerine çekim kuvveti uyguladıkları halde bu kuvvetten sadece cisim etkilenir, Dünya etkilenmez. Bunun nedeni Dünya’nın kütlesinin çok büyük olmasıdır.
3- Genel çekim kanunu Newton tarafından açıklanmıştır.

2- Kütle Çekim Kuvveti :
Dünya’nın ve diğer gök cisimlerinin üzerinde bulunan cisimlere uyguladığı çekim kuvvetine kütle çekim kuvveti denir.
• Gök cisimlerinin, üzerinde bulunan cisimlere uygulayacağı kütle çekim kuvvetinin büyüklüğü aynı değildir. Gök cisimlerinin üzerinde bulunan cisimlere uyguladığı kütle çekim kuvvetinin büyüklüğü o gök cisminin kütlesine (ve yarıçapının karesine) bağlıdır. Gök cisminin kütlesi artıkça kütle çekim kuvveti artar (gök cisminin yarıçapı arttıkça kütle çekim kuvveti azalır). Kütlesi büyük olan gök cisminin, üzerinde bulunan cisme uygulayacağı kütle çekim kuvveti kütlesi küçük olan gök cisminin uygulayacağı kütle çekim kuvvetinden büyük olur.
• Gök cisimlerinin üzerinde bulunan cisimlere uygulayacağı kütle çekim kuvvetin yönü her zaman gök cisminin merkezine doğrudur.
• Gök cisimlerinin üzerinde bulunan cisimlere uygulayacağı kütle çekim kuvvetinin büyüklüğü, gök cismi (nin kütle merkezi) ile cisim arasındaki uzaklığa bağlıdır. Gök cismi ile üzerinde bulunan cisim arasındaki uzaklık artarsa kütle çekim kuvveti azalır.
• Gök cisimlerinin, üzerinde bulunan cisimlere uygulayacağı kütle çekim kuvvetinin büyüklüğü aynı değildir. Güneş sisteminde bulunan gök cisimlerinin 1 kg lık kütleye uyguladıkları kütle çekim kuvvetlerine bakılarak hangi gök cisminin kütlesinin büyük olduğu görülebilir.

• 1 kg lık kütleye uygulanan çekim kuvveti;
– Güneş’te → 247 N
– Merkür’de → 3,70 N
– Venüs’te → 8,87 N
– Ay’da → 1,62 N
– Dünya’da → 9,81 N
– Mars’ta → 3,77 N
– Jüpiter’de → 23,30 N
– Satürn’de → 9,20 N
– Uranüs’te → 8,69 N
– Neptün’de → 11,00 N
– Plüton’da → 0,06 N
Verilen kütle çekim kuvvetlerine göre; • Kütlesi en büyük ola gezegen Jüpiter’dir.
• Dünya’daki kütle çekim kuvveti Ay’daki kütle çekim kuvvetinin yaklaşık 6 kat daha fazladır.
3- Yer Çekimi Kuvveti :
Kütle çekim kuvvetinin Dünya için isimlendirilmiş haline yer çekimi kuvveti denir. Bu nedenle yer çekimi kuvveti Dünya’nın, üzerinde bulunan cisimlere uyguladığı kütle çekim kuvvetidir.
• Dünya’nın, üzerinde bulunan bir cisme uyguladığı yer çekimi kuvvetinin büyüklüğüne ağırlık denir. Ağırlık ile gösterilir ve vektörel büyüklüktür.
• Yer çekimi kuvveti cisimleri daima Dünya’nın merkezine çeker. Bu nedenle yer çekimi kuvvetinin yani cismin ağırlığının yönü daima Dünya’nın (yerin) merkezine (aşağı) doğru gösterilir.
• Ağırlık dinamometre veya yaylı el kantarı ile ölçülür. (Günlük hayatta yaylı el kantarı ile kütle ölçülebilmektedir. Yaylı el kantarının bölmeleri kütle ölçümü için ayarlanmıştır).
• Bir cismin ağırlığı cismin Dünya üzerinde bulunduğu yere göre değişir. Cisim Dünya’nın (yerin) merkezine yaklaştıkça (g arttığı içi) ağırlık artar, cisim Dünya’nın (yerin) merkezinden uzaklaştıkça (g azaldığı için) ağırlık azalır.
• Dünya, kutuplardan basık olduğu için Dünya’nın kutuplardaki yarıçapı, ekvatordaki yarıçapından küçüktür. Bu nedenle bir cismin kutuplardaki ağırlığı, ekvatordaki ağırlığından daha büyük olur. (Yerin merkezine daha fazla yaklaşıldığı için).
• Dünya’da deniz kenarından yükseklere çıkıldıkça cismin Dünya’nın merkezine uzaklığı artacağı için ağırlığı azalır.
• Dünya’daki kütle çekim kuvveti Ay’daki kütle çekim kuvvetinin yaklaşık 6 katı olduğu için bir cismin Dünya’daki ağırlığı, Ay’daki ağırlığının yaklaşık 6 katıdır. Ay’daki kütle çekim kuvvetine ay çekimi kuvveti denir.
• Gezegenlerin, üzerlerinde bulunan cisimlere uyguladığı yer çekimi kuvvetinin şiddetine yer çekim ivmesi denir. Yer çekim ivmesi ile gösterilir.




NOT :
1- Uzayda kütle çekimi olmadığı için bir cismin uzaydaki ağırlığı sıfırdır.
2- Yer çekimi kuvveti Dünya üzerinde bulunan bütün cisimlere etki eder.

4- Kütle ve Ağırlık Arasındaki Farklar :
Kütle ve ağırlık aynı kavramlar değildir.

1- Kütle, bir cismin değişmeyen madde miktarıdır. Ağırlık ise bir cisme etki eden yer çekimi kuvvetinin büyüklüğüdür.
2- Kütle eşit kollu terazi ile ağırlık dinamometre (veya aylı el kantarı) ile ölçülür.
3- Kütle yönsüz (skaler), ağırlık ise yönlü (vektörel) büyüklüktür.
4- Ağırlık cismin bulunduğu yere göre değişirken kütle değişmez. (Farklı gezegenlerde cisme uygulanan kütle çekim kuvveti farklı olduğu için ağırlık değişir).
5- Kütle birimi kg ya da gr dır. Ağırlık birimi N ya da dyn dir.

ÖRNEKLER :

1- Yer çekimi kuvvetinin yönü Dünya’nın farklı yerlerinde değişir mi?

• Yer çekimi kuvvetinin yönü daima Dünya’nın merkezine doğrudur.

2- Dünya’dan Ay’a doğru gidildikçe dinamometreye takılı cisim varken;
a) Dünya’dan uzaklaştıkça dinamometredeki değişim nasıl olur?
b) Ay’a yaklaştıkça dinamometredeki değişim nasıl olur?


a) Dünya’dan uzaklaştıkça yer çekimi kuvveti azalacağı için dinamometreden okunan değer azalır ve uzaya çıkıldığında sıfır olur.
b) Ay’a yaklaşıldığında yer çekimi kuvveti artacağından dinamometreden okunan değer artar.

BİLEŞKE KUVVET (KUVVETLER İŞ BAŞINDA)

http://www.torpil.com/torpil/oss_oks_kpss_yds/oksderslik/fizik/hareketkuvvet/Fizik_resimler/Fiz_05_Hareket/Hareket_24.gif
BİLEŞKE KUVVET (KUVVETLER İŞ BAŞINDA)
1- Kuvvetlerin Bileşkesi (Bileşke Kuvvet = Net Kuvvet)
2- Kuvvetlerin Dengelenmesi
3- Dengelenmiş ve Dengelenmemiş Kuvvetler
4- Etki – Tepki Prensibi
5- Dengeleyici Kuvvet
 
AĞIRLIK BİR KUVVETTİR
1- Genel (Evrensel)Çekim Kuvveti
2- Kütle Çekim Kuvveti
3- Yer Çekimi Kuvveti
4- Kütle ve Ağırlık Arasındaki Farklar

BİLEŞKE KUVVET (KUVVETLER İŞ BAŞINDA) :
1- Kuvvetlerin Bileşkesi (Bileşke Kuvvet = Net Kuvvet) :
Bir cisme etki eden iki ya da daha fazla kuvvetin yaptığı etkiyi tek başına yapabilen kuvvete bileşke kuvvet ya da net kuvvet denir. Bileşke kuvvet R ile net kuvvet ise Fnet ile gösterilir.
Bileşke kuvveti oluşturan (cisme etki eden) kuvvetlere bileşen kuvvetler ya da bileşenler denir. Bileşen kuvvetler F1, F2, … ile gösterilir.

• Bir cisme iki ya da daha fazla kuvvet etki ediyorsa cisim daima bileşke kuvvetin doğrultusunda ve yönünde hareket eder.
• Büyüklükleri ve yönleri aynı olan kuvvetlere eş kuvvetler denir.
• Büyüklükleri aynı, yönleri ters olan kuvvetlere zıt kuvvetler denir.
a) Aynı Doğrultulu ve Aynı Yönlü Kuvvetlerin Bileşkesi :
Bir cisme etki eden doğrultuları ve yönleri aynı olan kuvvetlere aynı doğrultulu ve aynı yönlü kuvvetler denir.
Aynı doğrultulu ve aynı yönlü kuvvetlerin bileşke kuvvetinin büyüklüğü, kuvvetlerin büyüklüklerinin toplamına eşittir.
Bileşke Kuvvetin Elemanları :
1- Uygulama Noktası : Kuvvetlerin uygulama noktası ile aynı.
2- Yönü : Kuvvetlerin yönü ile aynı.
3- Büyüklüğü (Şiddeti) : Kuvvetlerin büyüklüklerinin toplamına eşit.
4- Doğrultusu : Kuvvetlerin doğrultusu ile aynı.

b) Aynı Doğrultulu ve Zıt Yönlü Kuvvetlerin Bileşkesi :
Bir cisme etki eden doğrultuları aynı yönleri ters olan kuvvetlere aynı doğrultulu ve zıt yönlü kuvvetler denir.
Aynı doğrultulu ve zıt yönlü kuvvetlerin bileşke kuvvetinin büyüklüğü, kuvvetlerin büyüklüklerinin farkına eşittir.

Bileşke Kuvvetin Elemanları :
1- Uygulama Noktası : Kuvvetlerin uygulama noktası ile aynı.
2- Yönü : Büyük kuvvet yönünde.
3- Büyüklüğü (Şiddeti) : Kuvvetlerin büyüklüklerinin farkına eşit.
4- Doğrultusu : Kuvvetlerin doğrultusu ile aynı.

2- Kuvvetlerin Dengelenmesi :
Bir cisme, eşit büyüklükte ve zıt yönde iki kuvvet uygulanıyorsa, kuvvetler birbirini dengeler ve cisim dengededir.
• Bir cisim dengede ise cisme etki eden bileşke yani net kuvvet sıfırdır. Cisim dengede ise önceki hareketine aynen devam eder. (Eylemsizlik prensibine göre). Cisim başlangıçta duruyorsa durmaya, hareket halinde ise sabit süratli hareket yapmaya devam eder.

Örnek : Halterci, halteri tutarken yukarı yönde halterin ağırlığına eşit büyüklükte fakat zıt yönde
kuvvet uygular. Yukarı yönde uygulanan kuvvet, aşağı yöndeki halterin ağırlığını dengeler.

3- Dengelenmiş ve Dengelenmemiş Kuvvetler :

a) Dengelenmiş Kuvvetler :
Bir cisme etki eden kuvvetlerin bileşkesi yani net kuvvet sıfır ise cisme etki eden kuvvetlere dengelenmiş kuvvetler denir.
Dengelenmiş kuvvetlerin etkisinde olan cisimler önceki hareketlerine aynen devam ederler. (Eylemsizlik prensibine göre). Cisim başlangıçta duruyorsa durmaya, hareket halinde ise sabit süratli hareket yapmaya devam eder.

b) Dengelenmemiş Kuvvetler :
Bir cisme etki eden kuvvetlerin bileşkesi yani net kuvvet sıfır değilse cisme etki eden kuvvetlere dengelenmemiş kuvvetler denir.
Dengelenmemiş kuvvetlerin etkisinde olan cisimler süratini ya da hareket yönünü değiştirirler.

Deneyler :
1- Kuvvetin dengelenmesi.
2- İki dinamometre yerine tek dinamometre kullanılarak bileşke kuvvetin gösterilmesi.
3- Dengelenmiş kuvvetler ve cisimlerin önceki hareketine devam etmesi.
4- Dengelenmemiş kuvvetler ve cisimlerin hızlanan ya da yavaşlayan hareket yapması.

NOT : 1- Cismin sabit süratli hareket yapması, dengelenmiş kuvvetlerin etkisinde olduğunu
gösterir.
2- Cismin düzgün hızlanan veya düzgün yavaşlayan hareket yapması dengelenmemiş kuvvetlerin etkisinde olduğunu gösterir.
1.Alternatif Etkinlik : Halat Çekme Oyunu (Ders Kitabı – 66)
Amaç : Dengelenmiş ve dengelenmemiş kuvvetlerin cisimler üzerindeki
etkisini göstermek.
Yapılacaklar : • Üçer kişilik iki gruba halat çekme oyunu oynatılır.
• Gruplar arasına çizgi çekilir.
• Her grup yerini alır ve oyun başlatılır.
• Çizginin karşısına ilk adım atan grup kazanır.
• Sonuca varalım kısmında;
¬– Etkinlikte ipe 6 tane kuvvet etki etmiştir.
– İpe etki eden kuvvetler deftere çizdirilir.
– Bu kuvvetler aynı doğrultuludur.
– Kuvvetlerden üçü bir yöne diğer üçü zıt yöne uygulanır.
– Yarışmayı hangi grup kazanır, sebebi nedir?

4- Etki – Tepki Prensibi :
Bir cisme bir kuvvet uygulandığında cisim de uygulanan kuvvete eşit büyüklükte ve zıt yönde bir tepki kuvvet uygular. Cisme uygulanan etki kuvveti ile cismin uyguladığı tepki kuvveti eşit büyüklükte ve zıt yönde olduğu için birbirlerini dengeler. Bu kurala (prensibe) etki – tepki prensibi denir.
Örnek : Yere atılan topun zıplamasının nedeni, yerin topa tepki kuvveti uygulamasıdır.

5- Dengeleyici Kuvvet :
Bir cisme etki eden iki ya da daha fazla kuvvetin bileşkesine eşit büyüklükte fakat zıt yönde uygulanan kuvvete dengeleyici kuvvet denir.
Dengeleyici kuvvet ı ile gösterilir.
Dengeleyici kuvvet ile bileşke kuvvetin; • Doğrultuları aynıdır.
• Uygulama noktaları aynıdır.
• Büyüklükleri aynıdır.
• Yönleri terstir.

NOT :
1- İki kuvvet aynı doğrultulu ve aynı yönlü ise yani aralarındaki açı 00 ise bileşke
kuvvet en büyük yani maksimum (max) değeri alır.

α = 00 ise; R = F1 + F2 ve R→Max

2- İki kuvvet aynı doğrultulu ve zıt yönlü ise yani aralarındaki açı 1800 ise bileşke kuvvet en küçük yani minimum (min) değeri alır.

α = 1800 ise; R = F1 - F2 ve R→Min

3- Bileşke kuvvetin büyüklüğü, bileşen kuvvetlerin büyüklüklerinin farkından daha küçük ya da toplamlarından daha büyük olamaz. Fakat kuvvetlerin toplamına ya da farkına eşit olabilir.

F1 + F2 ≥ R ≥ F1 – F2

4- Bir cisme etki eden kuvvetlerin bileşkesi sıfırsa cisim dengededir ve eylemsizlik kuralına göre önceki hareketine devam eder.

ÖRNEKLER :

1- 20 N kaç dyn’ dir?

• 1 N = 1.105 dyn ise ; 20 N = 20 . 105 = 2.106 dyn

2- Bir cisme aynı doğrultulu ve yönlü F1=3 N ve F2=5 N luk iki kuvvet etki ediyor. Buna göre;
a) Bileşke kuvvet kaç N dur?
b) Bileşke kuvveti çizerek elemanlarını gösterin.
a) R = F1 + F2
R = 3 + 5 = 8 N
b) Uygulama Noktası : Kuvvetlerinki ile aynı.
Doğrultusu : Kuvvetlerinki ile aynı.
Yönü : Kuvvetlerinki ile aynı.
Büyüklüğü (Şiddeti) : 8 N

3- Bir cisme aynı doğrultulu ve zıt yönlü F1=3 N ve F2=5 N luk iki kuvvet etki ediyor. Buna göre;
a) Bileşke kuvvet kaç N dur?
b) Bileşke kuvveti çizerek elemanlarını gösterin.
a) R = F2 – F1
R = 5 - 3 = 2 N
b) Uygulama Noktası : Kuvvetlerinki ile aynı.
Doğrultusu : Kuvvetlerinki ile aynı.
Yönü : F2 yönünde.
Büyüklüğü (Şiddeti) : 2 N

4- Duvara 250 N luk kuvvetle yumruk atan adam için;
a) Eli niçin acır?
b) Duvarın uyguladığı tepki kuvveti kaç N dur?
a)Duvar, tepki kuvveti uyguladığı için.

b) Fetki = 250 N ve Fetki = Ftepki ise; Ftepki = 250 N olur.

5- Bir cisme etki eden aynı doğrultulu ve aynı yönlü F1=3N, F2=4N ve F3=5N luk üç kuvvetin bileşkesinin büyüklüğünü bularak bileşke kuvvetin elemanlarını gösterin.
R = F1 + F2 + F3
R = 3 + 4 + 5= 12 N

Uygulama Noktası : Kuvvetlerinki ile aynı.
Doğrultusu : Kuvvetlerinki ile aynı.
Yönü : Kuvvetlerinki ile aynı.
Büyüklüğü (Şiddeti) : 12 N

6- Bir cisme etki eden aynı doğrultulu F1=4N, F2=15N ve F3=8N luk üç kuvvetin bileşkesinin büyüklüğünü bularak bileşke kuvvetin elemanlarını gösterin.
1.Yol: R = F2 – (F1 + F3) 2.Yol : R1 = F1 + F3 = 4 + 8 = 12N
R = 15 – (4 + 8) = 15 – 12 = 3 N R = F2 – R1 = 15 – 12 = 3N

Uygulama Noktası : Kuvvetlerinki ile aynı.
Doğrultusu : Kuvvetlerinki ile aynı.
Yönü : F2 yönünde.
Büyüklüğü (Şiddeti) : 3 N

7- Bir cisme etki eden aynı doğrultulu F1=2N, F2=4N, F3=6N ve F4=8N luk dört kuvvetin bileşkesini bularak bileşke kuvvetin elemanlarını gösterin.

1.Yol: R = (F2 + F4) – (F1 + F3) 2.Yol : R1 = F1 + F3 = 2 + 6 = 8N
R = (4 + 8) - (2 + 6) = 12 – 8 = 4 N R2 = F2 + F4 = 4 + 8 = 12N
R = R2 – R1 = 12 – 8 = 4N
Uygulama Noktası : Kuvvetlerinki ile aynı.
Doğrultusu : Kuvvetlerinki ile aynı.
Yönü : F2 ve F4 yani R2 yönünde.
Büyüklüğü (Şiddeti) : 4 N

8- Bir cisme etki eden F1=6 N ve F2=10 N luk iki kuvvetin bileşkesi hangi değerleri alabilir?

F1 + F2 ≥ R ≥ F2 – F1 6 + 10 ≥ R ≥ 10-6 16 ≥ R ≥ 4 ise; R = {4,5,6,…15,16}

9- Bir cisme etki eden F1=5 N ve F2=10 N luk iki kuvvetin bileşkesinin;
a) En büyük değeri kaç N dur?
b) En küçük değeri kaç N dur?
c) En büyük ve en küçük değerlerinin oranı kaçtır?
d) Bileşke kuvvet hangi değerleri alabilir?

a) Kuvvetler aynı yönlü ise bileşke kuvvet en büyük yani maksimum değeri alır.

Rmax = F1 + F2 R = 5 + 10 R = 15 N

b) Kuvvetler zıt yönlü ise bileşke kuvvet en küçük yani minimum değeri alır.

Rmin = F2 – F1 R = 10 – 5 R = 5 N

c)

d) F1 + F2 ≥ R ≥ F2 – F1 5 + 10 ≥ R ≥ 10 – 5 15 ≥ R ≥ 5 ise;
R = {5,6,7,…14,15}

KUVVETLERİ KEŞFEDELİM

KUVVET VE HAREKET

KUVVETLERİ KEŞFEDELİM
1- Kuvvet
2- Kuvvetin Ölçülmesi
3- Kuvvet Birimleri
4- Kuvvetin Etkileri
5- Kuvvet Çeşitleri
6- Kuvvetin Özellikleri
 
KUVVET (KUVVETLERİ KEŞFEDELİM) :

1- Kuvvet :
Duran bir cismi harekete geçiren, hareket halindeki cismi durduran, cismin doğrultusunu, yönünü, şeklini ve hızını değiştirebilen her türlü etkiye kuvvet denir. Kuvvet gözle görülemez, kuvvetin sadece etkileri gözlenip ölçülebilir.
• Çantayı taşırken,
• Otomobil kullanırken,
• Kapıyı açarken,
• Musluğu çevirirken,
• Meyveyi soyarken,
• Saçı tararken,
• Elbiseleri giyerken kuvvet kullanılır.

2- Kuvvetin Ölçülmesi :
Kuvveti ölçmek için kullanılan araçlara dinamometre denir. Dinamometreler cisimlerin esneklik özelliğinden faydalanılarak yapılmıştır.
Bir cisme kuvvet uygulandığında cisim şekil değiştiriyorsa, kuvvetin etkisi ortadan kalkınca cisim tekrar eski haline geri dönebiliyorsa böyle cisimlere esnek cisim, bu olaya da esneklik denir. Lastik, çelik şerit, yay, lastik top esnek cisimlere örnektir.
Dinamometreler, kuvvetin esnek cisimler üzerindeki şekil değiştirme etkisi kullanılarak yapılmıştır. Dinamometredeki esnek cismin (yayın) uygulanan kuvvet sayesinde uzaması (şekil değiştirmesi) ile kuvvet ölçülebilir. Esnek cisim ne kadar fazla şekil değiştiriyorsa (yay ne kadar uzuyorsa) cisme uygulanan kuvvette o kadar büyük olur.

NOT :
 1- Dinamometrelerin ölçebileceği kuvvetlerin büyüklükleri farklı olabilir. Her dinamometre ancak belirli büyüklükteki kuvvetleri ölçebilir. Dinamometrenin ölçebileceğinden daha büyük kuvvet ölçülürse dinamometredeki yayın esnekliği kaybolur ve dinamometre bozulur. Her dinamometrenin üzerinde ölçebileceği en büyük kuvvetin değeri gösterilir.
2- Bir cisme etki eden yer çekimi kuvvetinin büyüklüğüne ağırlık denir. Cisimlerin
ağırlıklarını (yani cisme etki eden yer çekimi kuvvetini) ölçmek için dinamometreye benzeyen yaylı el kantarı kullanılır. Yaylı el kantarı da bir çeşit dinamometredir.
3- Kuvvet hakkında ortaya koyduğu görüşler nedeniyle kuvvet birimi Sır Isaac Newton’un ismiyle gösterilir.

3- Kuvvet Birimleri :

                              SI                 CGS
Kuvvet → F→ Newton (N) → Dyn

• 1N = 1.105 dyn
1dyn = 1.10-5 N

• 1 Newton : 100 gramlık kütleye etki eden yer çekimi kuvvetinin büyüklüğüdür.

4- Kuvvetin Etkileri :
Kuvvet;
• Duran bir cismi harekete geçirebilir.
• Hareket halindeki cismi durdurabilir.
• Hareket halindeki cisimleri hızlandırabilir veya yavaşlatabilir yani hızını değiştirebilir.
• Cisimlerin doğrultusunu, yönünü ve şeklini değiştirebilir.


5- Kuvvet Çeşitleri :
Kuvvetler, etkilerine göre farklı çeşitlerde olabilir. Kuvvetler genel olarak temas gerektiren kuvvetler ve temas gerektirmeyen kuvvetler olarak iki grupta incelenir.
 
Kuvvet Çeşitleri
Temas Gerektiren Kuvvetler  
Temas Gerektirmeyen Kuvvetler
• İtme Kuvveti 
• Çekme Kuvveti  
• Kas Kuvveti  
• Rüzgâr Kuvveti
• Elektriksel İtme Kuvveti
• Kaldırma Kuvveti
• Sürtünme Kuvveti
• Buhar Kuvveti
• Magnetik Alan Kuvveti (Mıknatıs)
• Yer Çekimi Kuvveti
• Elektriksel Çekim Kuvveti

6- Kuvvetin Özellikleri :
Kuvvet ile gösterilir ve vektörel büyüklüktür. Kuvvet gözle görülemez, kuvvetin sadece etkileri gözlenip ölçülebilir. Kuvvet, yönlü doğru parçaları ile (ok işareti ile) gösterilir. Kuvveti göstermek için kullanılan okun yönü, kuvvetin yönünü, büyüklüğü ise kuvvetin büyüklüğünü gösterir.
Kuvvetin gösterilebilmesi için 4 elemanının bilinmesi gerekir. Bunlar;
1- Kuvvetin uygulama noktası,
2- Kuvvetin doğrultusu,
3- Kuvvetin yönü,
4- Kuvvetin büyüklüğü (şiddeti) dür.

Uygulama Noktası                             Yönü

Doğrultusu (d)


                A             Büyüklüğü       B
                               (Şiddeti)

Kuvvetin Elemanları :
1- Uygulama Noktası : Kuvvetin cisme etki ettiği noktadır.
A Noktası
2- Yönü : Kuvvetin cismi hareket ettirdiği yöndür.
A’ dan B’ ye doğru.
3- Büyüklüğü (Şiddeti) : Kuvvetin cisme etki edebilme gücüdür.
doğru parçasının uzunluğu.
4- Doğrultusu : Kuvvetin etkisini gösterebildiği doğrultudur.
AB doğrultusu.

NOT :
1- Bir cismin hareket edebilmesi ve sürat kazanabilmesi için cisme mutlaka kuvvet
uygulanması gerekir.
2- Bir cismin hareket edebilmesi için cisme uygulanan kuvvetin her zaman cisme dokunmasına gerek yoktur. (Mıknatısın magnetik alanı).
3- Tebeşirin kırılması, tebeşirin yere düşmesi, yayın sıkışması, yayın uzaması, cismin yön değiştirmesi, araçların hareket etmesi, araçların durması kuvvet etkisiyle gerçekleşir.
4- Bir cisme etki eden kuvvetin büyüklüğünün bilinmesi, kuvvetin sebep olacağı etkilerin bilinmesi için gereklidir.
5- Kuvvetleri göstermek için çizilen ok işaretleri, kuvvetlerin büyüklüklerine göre ölçekli olarak çizilmelidir.

YAŞAMIMIZDAKİ SÜRAT

1- Hareket :
Bir cismin sabit kabul edilen bir noktaya göre zamanla yer değiştirmesine hareket denir. Cismin hareketi sırasında seçilen sabit noktaya başlangıç noktası veya referans noktası denir.
Bir cismin hareketli olup olmadığı seçilen başlangıç noktasına göre belirlenir. Cisim bir noktaya göre hareketli iken başka bir noktaya göre hareketsiz olabilir.
Evrende bulunan bütün cisimler hareketlidir. (Seçilen başlangıç noktaları ayarlanarak bütün cisimler hareketli olarak gözlenebilir).

Örnek :
• Otobüs içinde oturan yolcular, otobüs hareket halinde iken birbirlerine göre
hareketsizken, dışarıdan bakan bir gözlemciye, ağaca ya da yere göre hareketlidirler.
• Dünya üzerinde bulunan insanlar, Dünya’yı hareketsiz olarak görürler. Uzaydan Dünya’ya bakan gözlemci Dünya’nın hareket ettiğini gözleyebilir.
• Güneş, Samanyolu Galaksisi etrafında dolandığı için Güneş’te hareketlidir.

2- Yörünge :
Bir cismin hareketi sırasında izlediği yola yörünge denir. Cismin yaptığı hareketin çeşidi, yörüngesine göre belirlenir.
• Cismin yörüngesi düz ya da doğru şeklinde ise cismin yaptığı harekete doğrusal hareket denir.
• Cismin yörüngesi eğri şeklinde ise cismin yaptığı harekete eğrisel hareket denir.
• Cismin yörüngesi daire şeklinde ise cismin yaptığı harekete dairesel hareket denir.



Doğrusal Hareket Eğrisel Hareket Dairesel Hareket

SORU :

1- Uçaktan atlayan paraşütçülerin yeryüzüne doğru hareket etmesini sağlayan nedir?
2- Paraşütçünün yere düşünceye kadarki sürati hakkında ne söylenebilir?
3- Paraşütün açılması, paraşütçünün hareketini nasıl etkilemiştir?

3- Sürat :
Hareketli bir cismin belirli bir yolu ne kadar zamanda aldığını gösteren büyüklüğe sürat denir.
Bir cismin hareketi süresince aldığı toplam yolun, cismin toplam hareket süresine bölümüne sürat denir.
Bir cismin birim zamandaki aldığı yol miktarına sürat denir.
Bir cismin süratini, o cisme etki eden kuvvet etkiler.



NOT :

 1- Bir cismin sürati, cismin sadece cismin hareket süresine bağlı değildir. Hareketini daha kısa sürede bitiren cisim daha hızlı değildir. Cisimlerin süratleri karşılaştırılırken sadece zaman değil, zaman ve cismin aldığı yol değerlendirilir.
2- Rüzgarın süratini ölçmek için kullanılan araçlara anemometre denir.

4- Hareket Çeşitleri :

a) Düzgün Doğrusal Hareket (DDH) (Sabit Hızlı = Süratli Hareket) (SHH) :
Bir cismin sürati hareketi süresince değişmeyip sabit kalıyorsa ve cisim bir doğru boyunca hareket ediyorsa cismin yaptığı bu harekete düzgün doğrusal hareket veya sabit süratli (hızlı) hareket denir.
Sabit süratli harekette;
• Cisim eşit sürelerde eşit yollar alır.
• Cismin sürati hareketi boyunca değişmeyip sabit kalır.

Yol – Zaman Grafiği :
Hareketli, hareketi süresince eşit sürelerde eşit yollar alır ve bu nedenle sürati sabittir.
Hareketlinin yol – zaman grafiğinden sürati bulunur. Grafikten seçilen her hangi bir noktanın zaman ve yol eksenlerini kestiği noktalar bulunur. Bu noktalara karşılık gelen değerler sürat formülünde yerine yazılarak sürat hesaplanır.



Sürat – Zaman Grafiği :
Hareketli, hareketi süresince eşit sürelerde eşit yollar alır ve bu nedenle sürati sabittir. Zaman değişse bile sürat değişmez.
Hareketlinin sürat – zaman grafiğinden aldığı yol bulunur. Sürat – zaman grafiğinin altında kalan alan hareketlinin aldığı yolu verir.



b) Düzgün Hızlanan Doğrusal Hareket (DHDH) :
Bir cismin hızı hareketi süresince eşit zamanlarda eşit miktarlarda artıyorsa ve cisim bir doğru boyunca hareket ediyorsa cismin yaptığı bu harekete düzgün hızlanan doğrusal hareket denir.
Düzgün hızlanan doğrusal harekette;
• Cismin sürati eşit sürelerde eşit miktarlarda artar.

c) Düzgün Yavaşlayan Doğrusal Hareket (DYDH) :
Bir cismin hızı hareketi süresince eşit zamanlarda eşit miktarlarda azalıyorsa ve cisim bir doğru boyunca hareket ediyorsa cismin yaptığı bu harekete düzgün yavaşlayan doğrusal hareket denir.
Düzgün yavaşlayan doğrusal harekette;
• Cismin sürati eşit sürelerde eşit miktarlarda azalır.

NOT :

1- Sürat – zaman ve yol – zaman grafikleri, hareketle ilgili verilmeyen bir değer hakkında yorum yapılmasını sağlar.

5- Hareket Enerjisi :
Hareket halindeki cisimlerin sahip oldukları enerjiye hareket enerjisi denir.
• Cisimler, sahip oldukları veya kazandıkları hareket enerjisi sayesinde hareket ederler.
• Cismin sürati hareket enerjisine bağlıdır ve doğru orantılıdır. Yani hareket enerjisi fazla olan cismin sürati de fazladır.
• Bir cisim, sahip olduğu hareket enerjisini bir başka cisme aktarabilir. Cismin sahip olduğu hareket enerjisini bir başka cisme aktarabilmesi için o cisme kuvvet uygulaması gerekir. Uygulanan kuvvet sayesinde cismin enerjisi aktarılabilir. (Kuvvet ve hareket enerjisi aynı kavramlar değildir).
• Cisim, kuvvet sayesinde hareket ettiği için cismin sürati de kuvvete bağlıdır. (Kuvvet ve hareket aynı kavramlar değildir).
• Hareket enerjisi fazla olan cismin sürati de fazladır ve sürati fazla olan cisim çarptığı cismi daha hızlı hareket ettirir. Bunun nedeni de cismin, çarptığı cisme daha fazla hareket enerjisi aktarmasıdır

MADDENİN DEĞİŞİMİ VE TANINMASI SORULARI

http://www.fizikokulu.net/wp-content/uploads/2009/05/madde-nedir-medde.jpg
SUYUN SERÜVENİ
 1.Su  doğada  hangi  hallerde  ve  nerelerde  bulunur?
    Su  doğada  katı,  sıvı  ve  gaz  hallerde    bulunur.  Suyun  doğada   sıvı halde       bulunduğu     yerler  göl,  akarsular   denizler   ve  yer altı  suları,   katı  halde    soğuk  iklimli    bölgelerdeki  buzul,   dağlarda  kar,buz  ve  gaz  olarak  ise  bulutlarda    bulunur.
    2.Yeryüzünden  yükseklere  çıkıldıkça  hava  sıcaklığı  düşer.Bunun  sebebi  ne  olabilir?Araştırınız.
       Yeryüzünden  yükseklere  çıkıldıkça   hava  sıcaklığı  düşer.Çünkü  yeryüzüne  ulaşan  güneş   ışınlarının   bir    kısmı  yeryüzü  tarafından   emilir.Böylece  yeryüzüne  yakın  olan  hava  ısınır.Yükseklerdeki   hava  ise   alçak  yerlere    göre  sürekli  halde  değişimleri  nedeni     ile  soğuktur.
        3.Yağış  ve  buharlaşma  birbirini  dengelemeseydi   ne  olurdu?Tartışınız.
        Yağış  ve  buharlaşma  birbirini   dengelemeseydi  denizler  kurur,  karalarda  hiç   su  kalmazdı.Çünkü  karalardaki  su  sürekli  denizlere  ve  okyanuslara   doğru  akar.  Deniz  ve  okyanuslardan  su  buharlaşır  ve   ardından  yağış  olarak   karalara  geri   döner.Eğer  yağış ve  buharlaşma  olmasaydı  su  döngüsü  dediğimiz  bu  olayın  gerçekleşmesi   mümkün   olmazdı.
GÜNEŞ BİZE ÇALIŞIR-ENERJİ KAYNAĞI GÜNEŞ
4.  Güneş    olmasaydı   hangi  enerji  kaynakları  olmazdı?
   Güneş  olmasaydı  kökenini  güneş  Güneş  olan  hiçbir  enerji   kaynağı   olmazdı.Odun,  kömür, petrol  ve   ürünleri  ile  bitkiler  besin  üretemeyecekleri   için  besinlerdeki    enerji  kaynakları   da   olmazdı.Su   döngüsü    olmasaydı,   hidroelektrik  santrallerde,  fosil  yakıtlar   olmasaydı  termik  santrallerde,    elektrik   enerjisi    üretilemezdi.
5.  Güneş  olmasaydı  su  döngüsü   gerçekleşirmiydi? Neden?
    Yeryüzü  suları   güneş  enerjisinin   etkisiyle   buharlaşır. Buharlaşan    su  yağışlarla    geri    döner   ve  yeryüzündeki  su   dengesi  korunur.Güneş   enerjisi   olmasaydı   bu  olay    gerçekleşmezdi.
Güneş  ışığından  nasıl  yararlanırız?Açıklayınız.
     Güneş,    bizim    temel  ısı  ve  ışık  kaynağımızdır.Yakıtların   kökeni    güneşe  dayanır.Yakıtları  da   ısı,   hareket,  elektrik   ve   ışık   enerjileri    elde  etmek  için  kullanırız.  Güneş   enerjisini   bitkiler    besinlerini  üretmek  için  kullanır.Ayrıca  güneş  enerjisini  güneş  pili  ve  güneş  panellerinde  kullanırız.    
ISI SICAKLIK
1.Karpuz, su şişesi, saklama kapları vb. buzdolabından  çıkarıldığı  zaman  dışları neden buğulanır?
     Buzdolabından  çıkarılan maddeler  soğutulmuştur.Dışarısı buzdolabına göre sıcaktır.Bu nedenle maddeler üzerinde su damlacıkları oluşur.
2.Tüm canlılar su kullandığı halde yeryüzündeki  sular neden tükenmez?
     Su  döngüsünde  su halden hale girerek yeryüzüyle gökyüzü  arasında  dolanır.Canlılar Bir  miktar  su  kullanılır.Kullandıkları  suyu   solunum  ve  boşaltım  ile  dışarı  atar.
3.Astıgımız  çamaşırların  kuruyabilmesi  için  hava  nasıl  olmalıdır?
     Çamaşırlarımızın  daha  hızlı  kuruması  için  havanın  güneşli  ve  sıcak  olması  gerekir.Bulutlu  ve  serin  havalarda  da  çamaşırlar  kurur.Ancak  kuruma  gecikir.
Isı ve Sıcaklık Farklı mıdır?
1.Isınmada  kullandıgımız   yakıtlar  nelerdir?
Odun, kömür,  doğal gaz,  LPG,   fuel  oil,  hava  gazı  vb.
2.Ateş  bulunmadan  önce  insanların yaşamı  sizce  nasıldır?
    Ateş  bulunmadan  önce  insanlar yiyeceklerini  çiğ  olarak  yiyorlardı.Soguktan  korunmak  için   hayvanların  kürklü  derilerinden   giysiler  giyiyorlardı.Besinlerin  uzun  süre  korunması  mümkün  olmuyordu  
3.Otomobiller  yakıt  olmadan  çalışabilir mi ?neden?
     Yakıtı  biten  otomobil  çalışmaz.Çünkü  otomobilin çalışabilmesi  için  enerjiye  ihtiyacı  vardır.Örnegin,   televizyonumuz  da  elektrik  enerjisiyle   çalışan  bir  alettir.Elektrik kesildiginde   çalışmaz.
4.Yiyeceklerin  üzerindeki    enerji   tablolarının   anlamı    nedir?
       Paketin  içindeki yiyeceğin belirli bir miktarı (100g)yenildiğinde ne kadar enerji vereceğini gösterir.
BUHARLAŞMA –YOĞUŞMA-KAYNAMA
1.         Yağmur yağınca caddeler ve sokaklar ıslanır. Fakat bir süre sonra bu ıslaklık kaybolur.
Bunun sebebi nedir?
Islaklığın kaybolmasının sebebi güneş ışınlarından alınan ısının etkisiyle suyun buharlaşmaşıdır.
2.         Ocağın üzerindeki çorba kaynadıkça neden kıvamı artar?
Kaynayan çorbadaki su buharlaştıkça suyu azalır ve çorbanın kıvamı artar,
3.         Buzdolabından çıkardığımız şişe ve kavanozların dış yüzeyinde neden su damla­cıkları oluşur?
 Su damlacıklarının oluşmasının nedeni yoğuşmadır. Odanın ya da buzdolabının bulunduğu ortamı dolduran havada çeşitli gazlarla birlikte bir miktar da su buharı vardır. Yağmurun oluşmasındaki gibi havadaki su buharı kavanozun ve şişenin soğuk yüzeyine çarparak yoğuşur ve su damlacıkları oluşur.
ERİME DONMA
**1.Havanın   çok  sıcak  olduğu  bölgelerde,  yol  yapımı  için  neden    asfalt  kullanılmaz?
       Asfalt  sıcakta  eridiği için  yollar  çabuk  bozulur.Bu  yüzden  hava  sıcaklığı  yüksek  olan  yerlerde  yollara  parke  taş  döşenir.
**2.Isıtılan  her  maddenin  sıcaklığı  daima  artar  mı?Neden?
     Isıtılan  maddeler  hâl  değişimine   uğramıyorsa  sıcaklıkları  yükselir.Hal  değişimi  varsa  sıcaklık  sabit  kalır.
*3.Dondurmayı  neden  buzdolabında  saklarız?
      Dondurma  donmuş  haldedir.Hal  değiştirmeden  kalabilmesi  için  soğuk  ortamda  saklanması  gerekir.Böylece  dondurmanın  ısı  alarak  erimesi  engellenmiş olur.
Bir maddenin erime ve donma sıcaklığı birbirine eşititr.
***1.Demir  yollarında  rayların  yazın  döşenmesinin  nedeni  ne  olabirir?
           Yazın  hava  sıcaklığı  fazla  olduğu  için  sıcaklık  artışı  raylarda  genleşmeye  yol  açar.  Kışın  büzülen  rayların  arası  açılsa  da  sorun  yaratmaz.  Raylar  kışın  döşenmiş  olsa  yazın  geleşip  eğilebilir.
***2.Soğuk  bardağa  sıcak  çay  doldurulurken  bardak  çatlayabilir.  Nedeni  nedir?
            Soğuk  bardağa  çay  doldurulurken  bardağın  çatlamasının  sebebi  genleşmedir. Sıcak  çay  bardakta  ani  genleşmeye  neden  olur.  Çay  ile  bardağın  sıcaklığı  arsındaki  fark  çok  büyük  olursa  bardak  ısıyı  hızlı  bir  şekilde  alır.  Dolayısıyla  genleşme  de  hızlı  olur.  Hızlı  genleşmeler  çatlamaya  neden  olur.
***3.Aynı  ortamda  bulunan  toprak  testi  içindeki  su,  plastik  kaptaki  sudan  daha  soğuktur.  Bunun  sebebi  nedir?
          Toprak  testi  gözenekli  yapıya  sahip  olduğundan  gözeneklerden  sızan  su  testinin  yüzeyinde  buğu  ya  da  damlacıklar  şeklinde  birikir.  Sonra  bu  buğu  ve  damlacıklar  testinin  yüzeyinden  ısı  alarak  buharlaşır.  Testiyi  soğutur.  Testi  de  içindeki  suyu  soğutur.
***4.Avucumuza  aldığımız  buz  erirken  elimizin  içinde  serinlik  hissederiz.  Neden?
          Buz,  elimizden  ısı  alarak  erir.  Isı  kaybeden  elimiz  ise  üşür.
***5.Yeni  atılan  betonlar  sabah  ve  akşam  saatlerinde  sulanır.  Neden?
          Gündüz  buharlaşma  fazla  olduğu  için  sulama  işi  yeterince  etkili  olmaz.
***6.Kaynama  ve  buharlaşma  arasında  ne  gibi  farklar  vardır?
          Her  kaynama  olayı  aynı  zamanda  bir  hızlı  buharlaşmadır.  Kaynama  belli  sıcaklıkta  gerçekleşir.  Kaynamada  sıvının  her  yerinden  gaz  haline  geçiş  vardır  ve  sıcaklık  değişmez.  Buharlaşma  her  sıcaklıkta  gerçekleşebilir.  Sıvı  ısı  alarak  gaz  haline  geçer.  Buharlaşmaya  sıvı  yüzeyinde  gerçekleşir. Buharlaşan  sıvının  sıcaklığı  değişebilir.
MADDENİN AYIRT EDİCİ ÖZELLİKLERİ
KAYNAMA-ERİME-DONMA NOKTASI-YOĞUNLUK
***1.Buzdolabının  buzluğuna  konulan  su,  donduğu  halde  kolonya  neden  donmaz?
          Su  ve  kolonyanın  farklı  maddeler  olduğunu  bu  nedenle  farklı  sıcaklıklarda  donacağını  tahmin  etmelerini  bekleyiniz.
***2.Suyun  miktarının  değişmesi  kaynamaya  başladığı  Sıçaklığı  değiştirir  mi?
          Suyun  aynı  ortamda  kaynama  sıcaklığı  sabittir.  Bir  sıvının  kaynamaya  başladığı  sıcaklık  cinsine  bağlıdır.  Miktarına  bağlı  değildir.Yani  1  g  su  100  °C’ ta  kaynar,  100  g  su  da  100  °C’ ta  kaynar.
***1.Saf  su  denilince  ne  anlıyorsun?
          İçerisine  farklı  bir  madde  katılmamış  maddelere  saf  madde  denir.  Başka  bir  deyişle  buharlaştırma,  mıknatısla  ayırma,  eleme  gibi  basit  yöntemlerle  daha  basit  maddelere  ayrıştırılamayan  maddelere  saf  madde  denir.  Söz  gelimi  saf  su,  buharlaştırmayla  farklı  maddelere  ayrıştırılamaz.
***2.Bütün  sıvıların  kaynamaya  başladıkları  sıcaklık  hep  aynı  olsaydı  ne  olurdu?
Etil alkol gibi saf maddelerin sıcaklığı da kaynama başlayıncaya kadar artar. Ancak, kaynarken sıcaklıkları sabit kalır. Söz gelimi, su 100 °C'ta, eter 64 °C'ta kaynar. Sıvıları, kaynama sıcaklıklarına bakarak ayırt edebiliriz.
Yoğunluğu Hesaplamak
Bir maddenin yoğunluğunu hesaplamak için kütle ve hacim değerlerinin bilinmesi
gerekir. Kütlenin, hacme oranı yoğunluğu verir.
Her maddenin kendine özgü bir yoğunluğu vardır. Maddeleri yoğunluğuna bakarak birbirinden ayırt edebiliriz.
1.          Kışın hava sıcaklığı zaman zaman sıfırın altına düşer. Buna rağmen denizler donmaz.Neden?
 0 °C'un altındaki bir sıcaklıkta bile donmayan deniz suyu ile 0 °C'ta donan çeşme suyu arasındaki farkı düşünelim. Bu farkın nedeni deniz suyunun tuzlu olmasıdır. Demek ki suyun donma sıcaklığını 0 °C'un altına düşürmek için suya çözünebilen tuz veya şekerin katılması gerekir.
2.         Bazen göller ve nehirler donar. Ancak buralarda yaşayan balıklar ölmez. Neden?
Su bilindiği gibi yüzeyden itibaren donar. Buzun altında suyun sıvı kaldığını gözlem­lemişsinizdir. Nehir ve göllerin yüzeyi buzlanınca buz dipteki suyun ılık kalmasına neden olur. Bu durum su içinde yaşayan balıkların ölmesini önler.
***.     Kütlesi büyük olan maddelerin hepsi suda batar mı?
Kütlesi büyük olan maddelerin hepsi suda batmaz. Örneğin, gemi çok kütlesi büyük olma­sına rağmen batmaz. Yoğunluğu sudan büyük olan maddeler batar.
*****   Çorbanızın yağı neden üstte toplanır?
Çorbadaki yağ suda çözünmediği için çorbanın suyuna karışmaz. Ancak yoğunluğu suyunkinden küçük olduğu için çorbanın yüzeyinde kalır.
***      Ayakkabılarımızın tabanları demirden yapıldığında daha dayanıklı olabileceği hâlde neden köseleden yapılır?
 Farklı malze­melerin yoğunluk, dayanıklılık, fiyat vb. özelliklerinin kullanım alanlarını belirler.
***       Atatürk'ün akıl ve bilme verdiği önemi en güzel örnekleyen inkılabların hangileri olduğunu
araştırarak öğreniniz.
Atatürk'ün akıl ve bilime verdiği önemi en güzel örnekleyen inkılabı Eğitim Öğretimin Birleş­tirilmesi (Tevhid-i Tedrisat) dir.
Harf inkılabı, kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmesi vb. örnekler de verilebilir.
***.       Sıcaklıkları farklı iki madde birbirine temas ederse, maddeler arasındaki sıcaklık değişimi
için neler söylenebilir?
Sıcak değeri fazla olan maddeden sıcaklık değeri az olan madde ısı almaya başlar. Sıcak­lıklar eşitlendiğinde ısı akışı durur. Sıcaklık değeri fazla olan maddenin verdiği ısı, sıcaklığı az olan maddenin aldığı ısıya eşittir.
***      Güneş enerjisi Dünya'daki temel enerji kaynağımızdır. Güneş, Dünya'dan çok uzakta olmasına rağmen güneş enerjisi Dünya'ya nasıl ulaşır?
Güneş, Dünya'mızdan çok uzakta olduğu hâlde ışınlarını Dünya'mıza ulaşır. Böylece Dünya'mız ısınır. Bu durum güneş enerjisinin Dünya'mıza ışınlarla taşındığının bir kanıtıdır.
Güneş enerjisi yeryüzüne ışık ışınları ile ulaşmaz.

Gazların Kaldırma Kuvveti

http://www.yeniresim.com/data/media/1239/www.yeniresim.com_-_Balon_Resimleri.jpg
Gazlarda, sıvılar gibi cisimlere kaldırma kuvveti uygular.
Bu kaldırma kuvvetinin değeri sıvılarda olduğu gibi cisim tarafından yeri değiştirilen havanın ağırlığına eşittir. Havanın kaldırma kuvveti
Fkaldırma = Vcisim . dhava . g
bağıntısından hesaplanır.

Bu bağıntıya göre, hacmi büyük olan cisimlere hava tarafından uygulanan kaldırma kuvveti de büyük olur.

Bir cismin ağırlığı, havanın kaldırma kuvvetinden büyük ise, cisim yere doğru düşer.
GC > FK

Bir cismin ağırlığı, havanın kaldırma kuvvetine eşit ise, cisim havada askıda kalır.
GC = FK

Bir cismin ağırlığı havanın kaldırma kuvvetinden küçük ise, cisim yükselir.
GC < FK

Katı sıvı ve gazların basıncından yararlanılarak hangi teknoloji

http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/thumb/1/1a/Ertingen_Dampfmaschine.JPG/800px-Ertingen_Dampfmaschine.JPG
Katı sıvı ve gazların basıncından yararlanılarak hangi teknolojik araçlar geliştirilmiştir?
Bu teknolojik araçları günlük hayatımızın hangi alanlarında kullanırız?
Belediye otobüslerinin kapılarının açılıp kapanması gaz basıncı ile olur.

Buhar Motoru (1698)
Buhar motoru, endüstri devriminin başlamasına, dünya için iyi, o dönemde yaşayan zavallılar için pek fena bir sürü olayın yaşanmasına sebep oldu. İlk kez hayvan gücü aşılıyordu ve insanlar çılgınca sürekli bu gücü kullanacakları yeni alanlar buldular. Bunun için 1968'de buhar motorunun patentini alan Thomas Newcomen'e teşekkür etme nezaketini gösterdiler mi bilemeyiz tabii.

Buhar makinesi, buharın içinde var olan ısı enerjisini, mekanik enerjiye dönüştüren bir dıştan yanmalı motordur. Buhar makineleri, lokomotifler, buharlı gemiler, pompalar, buharlı traktörler ve endüstriyel devreler olabilir.
Bir buhar makinesi basınç altında buhar üretmek için suyu kaynatacak bir kazana ihtiyaç duyar. Herhangi bir ısı kaynağı kullanılabilir, fakat genelde odun, kömür veya petrol türevi yakıtların yakılmasından elde edilen ateş kullanılır. Çalışma prensibi olarak, ısı enerjisini alan buhar genişler ve bir piston veya türbine karşı yönde baskı uygular (iter), bu hareket çarkların dönmesi veya diğer mekanizmaların hareket alması ile mekanik enerjiye (işe) dönüşür.

Savery Makinası
1698 yılında İngiliz mühendis Thomas Savery (1650-1715) buharla çalışan ,madendeki suyu dışarı atmak için kullanılan bir tulumba yaptı. Tulumba yüksek basınçla çalıştığından o günün teknolojisine göre bu tip bir buharı güvenli biçimde kullanacak düzeyde değildi. Ayrıca gerekli buharı oluşturmak için suyu ısıtmada çok fazla yakıt kullanılıyordu. Bu tip makinaların öncülü olan Savery’nin makinası verimsiz olduğundan fazla kullanılmadı fakat kendinden sonra gelen makinalar için temel teşkil etti.

Newcomen Makinası
1712'de İngiliz mühendis Thomas Newcomen (1663-1729) yeni bir tür buhar makinesi geliştirdi. Bu alet çalışırken suyu yukarı doğru emecek boşluğu oluşturmak için buhar gerektirmiyor ve dışarı atmak için yüksek basınçlı buharın kullanılması ile çalışmıyordu. Newcomen’in makinesi pistonu itmek için sıradan alçak basınçlı buharı kullanıyordu. Böylece pistonların yüksek basınçlı buhar kullanıldığında olduğu gibi sıkıca oturtulmasına gerek kalmıyordu. Ayrıca daha az tehlikeliydi. Yine de makine istenilen verime ulaşamamış ve yakıt tüketimi azalmamıştı.

Watt Makinası
1764 yılında bozulan Newcomen makinalarından biri onarılması için İskoçyalı mühendis James Watt’a verildi. Makinayı onaran watt aynı zamanda randımanı düşük bu makineyi geliştirmek de istedi. Arkadaşı İskoç kimyacı Joseph Black’tan gizil ısı’yı öğrenmiş olan Watt aynı odayı sürekli ısıtıp soğutmanın ne kadar israflı bir şey olduğunu anladı ve aklına iki oda yapmak fikri geldi. Biri sürekli sıcak , diğeri de sürekli soğuk tutulacaktı. Buhar işini yaparken sıcak odada bulunacaktı ve su haline getirilmesi gerektiğinde supaplar sistemiyle soğuk odaya alınacaktı.
Watt 1781 yılına gelindiğinde makinasını iyice geliştirmiş ve pistonun ileri geri hareketini ustalıkla bir tekerleğin dönme hareketine çeviren mekanik aletleride icat etmişti.

Buhar Türbinleri
1884 yılında İngiliz mühendis Charles Algernon Parsons (1854-1931) ilk başarılı buhar türbinini yapmıştır. Bu sayede yüksek hızlı gemi yapımı kolaylaşmış. Jeneratörlerde kullanılması kolaylaşmıştır.

Buhar Makinasının Verimi
James Watt’ın geliştirmesine rağmen buhar makinalarının verimi halen %7 civarında idi kalan %93 boşa giden ısı olarak kayboluyordu.
Buhar makinasının verimini inceleyen ilk kişi Fransız fizikçi Nicolas Leonard Sadi Carnot’tur (1796-1832) 1824 yılında yayımladığı Ateşin Tahrik Kuvveti Üzerine isimli kitabında buhar makinasının maksimum veriminin en sıcak halindeki buhar ile en soğuk halindeki suyun sıcaklığı arasındaki farka bağlı olduğunu gösterdi. Carnot ısı ve işin birbirlerine dönüşmesi yolunu ilk olarak ele alan kşi olduğundan Termodinamik biliminin kurucusu kabul edilmektedir.

Buharlı Ulaşım Araçları
Buharlı Gemiler
1787 yılına kadar buharlı motorlar sadece su pompalarını ve tekstil makinalarını çalıştırmak için kullanılmıştı. 22 Ağustos 1787 yılında ise Amerikalı mucit John Fitch (1743-1798) ilk vapuru Delaware Nehri’ne indirmiştir. Bir süre Philaderphia ile Trenton arasında düzenli vapur yolculuğu yapılmasını sağlamıştır.Fakat Fitch ticari anlamda başarı kazanamamıştır. 1807 yılına gelindiğinde ise yine Amerikalı mucit olan Robert Fulton saatte 8 km hızla giden adını Clermont koyduğu kırk metre uzunluğundaki vapurları Hudson Nehri’nde işletmeye başladı. Bu sefer Fitch’in tersine ticari başarı kazanıldığından Fulton vapuların mucidi kabul edilmektedir. 1809 yılında ise Moses Rogers komutası altındaki Phoenix okyonusa açılan ilk buharlı vapur oldu. 1811 yılında Mississippi Nehri üzerinde işleyen ilk gemi New Orleans faaliyete geçti.
Okyonusu aşan ilk gemi ise 1819 yılında Georgia Savannah’tan İngiltere’deki Liverpool’a beşbuçuk haftada ulaşan Savannah isimli gemi oldu . Yolculuğun büyük kısmı yelkenlerin açılması ile bitirildiğinden aslında buharlı gemi sayılmazdı.
1827 yılında Türbinlerin ve gemi pervanesinin keşfedilmesi sonucu , pervanenin yan çarktan daha etkili olduğu anlaşıldı ve gemi teknolojisi hızla gelişti.

Gezegenlerin hangisinde okul çantamızı taşımak kolay olurdu?

Gezegenlerin hangisinde okul çantamızı taşımak kolay olurdu?
• 1 kg lık kütleye uygulanan çekim kuvveti;
– Güneş’te → 247 N
– Merkür’de → 3,70 N
– Venüs’te → 8,87 N
– Ay’da → 1,62 N
– Dünya’da → 9,81 N
– Mars’ta → 3,77 N
– Jüpiter’de → 23,30 N
– Satürn’de → 9,20 N
– Uranüs’te → 8,69 N
– Neptün’de → 11,00 N
Verilen kütle çekim kuvvetlerine göre;
• Kütlesi en büyük ola gezegen Jüpiter’dir.
• Dünya’daki kütle çekim kuvveti Ay’daki kütle çekim kuvvetinin yaklaşık 6 kat daha fazladır.
Kütle çekim kuvveti Merkür'de en az olduğu için Merkür'de çantayı tasımak daha kolay olacaktır.

Sürat Cetveli-Araştıralım Hazırlanalım

http://www.fenokulu.net/kavramresim5/enhizlisihangisi.jpg
Sürat, hareketli varlıkların belirli bir yolu ne kadar zamanda aldığını belirler. Sürati hesaplayabilmek için bir cismin hareketi boyunca aldığı yolu ve cismin bu yolu alması için geçen zamanı bilmemiz gerekir.
Bu bilgileri kullanarak bir cismin süratini hesaplamak için, cismin aldığı yolu geçen zamana oranlarız.


Ölçülen her büyüklüğün mutlaka bir birim ile belirtilmesi gerektiğini biliyoruz. Uzunluk birimini santimetre (cm), metre (m), kilometre (km); zaman birimini ise saniye (s), dakika (dk.), saat (h) olarak ifade edebiliriz.

Modifikasyon,mutasyon,adaptasyon ile ilgili sorular

1-   Kromozomlardaki kalıcı değişikliklere ne ad verilir ?
A )  Mutasyon                 B )  Modifikasyon
C )  Seleksiyon               D )  Varyasyon
2)Genlerde ani değişmelerin olması aşağıdakilerden hangisinde görülür ?
A) mutasyon               B) adaptasyon          C) modifikasyon        D) değişme
3) Anne ve baba genlerinin kimyasal yapılarında olan ve kalıtsal olarak yavruya geçen değişmelere ne ad verilir ?
A) mutasyon         B) fermantasyon         C) rejenerasyon       D) modifikasyon
4) “ Çevresel faktörlerin etkisi canlıda kalıtsal değişimler meydana getirmez
sadece gen işleyişini değiştirir.” Diyen kişi aşağıdakilerden hangisini  tanımlamaktadır?
A) mutasyon            B) modifikasyon    C) adaptasyon     D) değişme
5) Aşağıdakilerden hangisi kalıtsaldır?
A) Modifikasyon                    B) Mutasyon
C) Adaptasyon                        D) Doğal Seleksiyon
6-       Bir grup öğrenci erkek ve dişi farelerin kuyruklarını kesip döllendirerek kuyruksuz fareler üretmeye çalışıyor.Bu  olayı nesiller boyu tekrarladıklarında,yeni doğan farelerin kuyruklu olduklarını gözlüyorlar. Bunun nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
A) fareler mutasyona uğramıştır.                             B) sonradan kazanılan özellikler kalıtsal değildir.
C) fareler çevre koşullarına uyum sağlamıştır.         D) döllenme olayı uygun ortamda yapılmamıştır.
7. Aşağıdakilerden hangisi mutasyona örnektir?
A) Yazın ten renginin koyulaşması
B) Sirke sineklerinin kanatlarının kıvrık olması
C) Polenle beslenen arının işçi arı olması
D) Down sendromu
8. Aşağıdakilerden hangisi sadece erkeklerde görülebilecek bir hastalıktır?
A) Hemofili
B) Renk körlüğü
C) Yapışık parmaklılık
D) Rahim kanseri
9-Aşağıdaki yaşam örneklerinden hangisi adaptasyon olayına örnektir?
A)Sıcaklık farkına göre bitkilerin değişik oranda büyümesi
B)Sürekli kullanılan kasların gelişmesi
C)Kurak ortamda yaşayan bitkilerin yapraklarının daha küçük yüzeyli olması
D)Yazın güneşten ten renginin değişmesi
10.Canlılar yaşadıkları ortamlara kendini uydururlar. Bu olaya adaptasyon adı verilir.
Aşağıdakilerden hangisi canlıların adaptasyon olayına örnek olarak verilebilir?
A) Bitkilerin yapraklarını dökmeleri
B) Ağaçların ilkbaharda çiçek açmaları
C) Sürüngenlerin derilerini değiştirmeleri
D) Dağ çayırlarının yazın yeşil kalmaları
E) Penguenlerin tüylerinin çok sık olmaları

Açık hava basıncını bulan kişi kimdir?

http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/thumb/d/df/Torricelli.jpg/200px-Torricelli.jpg
Evangelista Torricelli 15 Ekim 1608′de İtalyanın Feanza şehrinde doğdu, 5 Ekim 1647 in Floransa’da öldü. Açık hava basıncı üzerine yaptığı deneyleriyle tanınan ünlü İtalyan fizik ve matematik bilginidir.
Çocukluğunda matematiğe olan merakıyla dikkatleri çekti. 1627′de Roma’ya giderek, hidrolik biliminin kurucusu ve Galilei’nin talebesi olan Benedetto Castelli ile birlikte çalıştı. 1641′de Galilei ile mektuplaşmaya başladı. Aynı sene, Castelli nin tavsiyesi üzerine Galile, Torricelli’yi Tuscany’ye davet etti. Galile ile görüştükten birkaç hafta sonra, Galilei ölünce, Tuscany büyük dükü Torricelli’yi onun makamına tayin etti. 1644 yılında geometri ve mekanik üzerinde bir kitap yayınladı. Matematik sahasında mühim bir boşluğu dolduran bu kitapta aynı zamanda Galile’nin mekanik üzerindeki ilk çalışması, birbirine bağlı cisimlerin ortak ağırlık merkezleri aşağıya doğru hareket ederken, ani hareket edebilecekleri prensibi bir neticeye bağlanıyordu.
Torricelli, suyun yerine, ondan on üç buçuk defa daha ağır olan civayı (sıvı maden) koymayı akıl etti, bu sayede sütunun yüksekliği aynı oranda kısalmış oldu. Böylece Torricelli ilk barometreyi gerçekleştirdi; bir ucu tıkalı ve içi civa dolu cam bir boru. Bu boru başaşağı çevrilip açık ucu gene civayla dolu bir küvete daldırılır. Borudaki civanın bir kısmı küvete akar ve civa sütunu borunun içinde aşağı yukarı 760 milimetreye kadar iner. O zaman civanın ağırlığı, atmosfer basıncı ile eşdeğer olur. Basınçtan faydalanarak, civa doldurulmuş tüplerle yaptığı deneyler neticesinde, deniz seviyesinde 1cm²ye düşen basıncı 1033 gr/cm² olarak tespit etti. Geometri ve mekanik alanındaki fikirlerini ise ilk önceleri kimse önemsemedi. Torricelli aynı zamanda hocası Galile’nin teleskobunu ve kendi mikroskobunu geliştirmeye uğraştı.
1643 Torricelli, hava basıncını ölçmek için şimdi cıvalı barometre denilen cihaz icat etti.
Aynı dönemde, Blaise Pascal, yükselti’yi ölçmek için barometreden yararlanmayı düşündü. Atmosferin ağırlığı, borunun içindeki civanın yüksekliğini belirlediğine göre, bu yükseklik, bir dağın tepesinde azalacaktır; dağın tepesinde, hava tabakasının yüksekliği deniz düzeyine göre daha az olduğundan ağırlığı da daha az olacaktır. Buna göre civa sütununun yüksekliği, hangi yükseltide bulunduğumuzu gösterir: altimetre’nin (yükseltiölçer) esası budur.
Daha sonra, atmosferdeki değişmelerin, atmosfer ağırlığını azaltıp çoğaltmakla civa sütununun yüksekliğini değiştirdiği anlaşıldı. Böylece barometre işaretlerine bakılarak hava değişikliği’nin tahmini öğrenilmiş oldu; buna göre deniz düzeyinde, 760 milimetre yükseklikteki civa, «güzel hava» belirtisidir. Atmosfer basıncı, havası boşaltılmış kutular olan madeni barometre’lerle de ölçülebilir.

Okulumuzu nasıl güzelleştiririz-4.sınıf performans ödevi

Okullarda yapılan tamiratların öğrencilerin eğitimlerini olumlu yönde etkileyeceğini belirten Milli Eğitim Müdürü Hasan Alaköse, "Bir okulda sen boya kampanyası kapsamında ilk olarak İndere İlköğretim okulunu boyadık. Boyama işlerini gönüllülerimiz, öğretmenlerimiz ile gençlik ve kültür evi üyeleriyle birlikte yapıyoruz. Bu kampanyanın hayırlı olmasını diliyorum. Kampanyamızı vatandaşlarımızın desteklerini bekliyoruz" dedi.
Kampanya kapsamında hem eğitime katkı sağladıklarını hem de eğlendiklerini belirten Milli Eğitim Şube Müdürü ve kampanya çerçevesinde kurulan okul tamir timi başkanlığını üstlenen Ali Çalışır, "Biz tamamen gönüllü öğretmenler ve gençlerimizle okullarımızın fiziki yapısını güçlendirmek, boya ve badana işlerini yapmak için buradayız. Şu ana kadar proje kapsamında hayırsever vatandaşlar tarafından 11 ton boya bağışı yapıldı. Hedefimiz Adıyaman genelinde 3 bin adet ek dersliklerimizi boyamak. Bu projenin Türkiye'ye örnek olacağını ümit ediyorum. Herkesi boyamaya davet ediyoruz. Boyama işlerinin yanı sıra öğrencilerle aktiviteler düzenleyerek eğleniyoruz. Biz herkesi bu kampanyaya kazandırmak istiyoruz" diye konuştu.
İndere İlköğretim Okulunun boyanmasında ekibi ile birlikte emeği geçen Gençlik ve Kültür Evi Adıyaman sorumlusu Yeşim Çeliksüzer ise, "Bu kampanyanın bir parçası olmak bizim için çok önemliydi. Hem toplumsal sorumluluk bilincini geliştirmek, hem de eğitime destek vermek için burada olmaktan onur duyuyoruz. Yarının büyüklerinin burada olması çevre bilincini yaygınlaştıracaktır" şeklinde konuştu.
Bir Okulda Sen Boya kampanyasına gönüllü katıldıklarını kaydeden öğrenciler, kampanyanın hedeflerine ulaşması için gayret ettiklerini belirterek, "Bizim amacımız Türkiye'deki kırık dökük okulların tamiratlarını yaparak rahat bir eğitim sağlamaktır. Kardeşlerimizin kaliteli bir eğitim görmeleri için buradayız. Amacımız bu kampanyayı Türkiye geneline yaymaktır" diye konuştular.

Hangi katı maddeler konulduğu kabın şeklini alır?

http://www.melikogullari.de/content/images/tuz.jpg
Katı maddeleri oluşturan moleküller düzenli ve aralarında bir boşluk olmayacak şekilde yerleşmiştir. Belirli bir şekilleri vardır. Akışkan değillerdir.Bazıları esnektir,sıkıştırılabilir.Ayrıca küçük taneli katılarda bulundukları kabın şeklini alır.Ama bulundukları kabı bir sıvı yardımı olmasa asla dolduramazlar.
Sıvı olmadıkları halde sıvı gibi akan maddelerde vardır.
Toz şeker,tuz,un, toz deterjan, ince kum gibi maddeler konuldukları kabın şeklini alırlar. Bir kaptan başka bir kaba sıvı gibi aktarıla bilirler. Bu tür maddelerin sıvı gibi görünmelerinin nedeni çok küçük taneciklerden oluşmalarıdır.

Kaç çeşit sindirim vardır?


http://www.harunyahya.org/bilim/molekul/res/92c.jpg
Sindirim çeşitleri iki alt kategoride incelenir.

Birinci kategori "yapılma şekline göre sindirim" çeşitleridir. Yapılma şekline göre sindirim;
-Kimyasal sindirim,
-Fiziksel sindirim

olarak ikiye ayrılır.
1.Mekanik(Fiziksel)sindirim
Besinlerin çiğneme veya kasların kasılıp gevşemesi yardımı ile parçalanmasına mekanik(fiziksel)sindirim denir.
2.Kimyasal sindirim
Besinlerin çeşitli enzimler yardımı ile parçalanmasına kimyasal sindirim denir.
Diğer kategori ise "yapıldığı yere göre sindirim"dir. Yapıldığı yere göre sindirimler
-Hücre içi sindirim,
-Hücre dışı sindirim

olarak ikiye ayrılır.
Hücre içi sindirimde besinler, hücre içine alınır ve sitoplazmada enzimlerle sindirilir.
Hücre dışı sindirimde ise besin, hücre içine alınmaz. Öncelikle hücre, besini sindirebilecek enzimleri hücre dışına atar. Besin hücre dışında sindirildikten sonrada ortaya çıkan ürünleri hücre içine alır.